“Millet Eğilmez, Türkiye Yenilmez” adlı reklam filmini herkes seyretmiştir. Hani şu bayrak kullanıldığı gerekçesiyle şikayet edilen ve yasaklanan reklam filmi. Terör örgütlerinin paçavralarından rahatsız olmayanların, hatta o paçavraların altında gururla poz verenlerin rahatsız olup şikayet ettiği Türk bayraklı reklam filmi. Neyse yazının sonunda reklam filminin videosunu ekleyeceğim. Bu yazıyı okuduktan sonra bir kere de bu gözle bakarak tekrar seyredin bakalım. Devamını oku
Tüm internet firmaları sınırsız, limitsiz, kotasız … gibi ifadelerle insanların kafalarını karıştırıp ardından da sanki iyi bir şeymiş gibi “adil kullanım kotası” diyerek bu paketleri dayatmaya başladılar. Eskiden her internet servis sağlayıcısında sınırsız (limitsiz, kotasız…) paketler bulunurdu. İsteyen istediği paketi alırdı. Şimdi adil kullanım kotası olmayan paket kalmadı gibi. Eski paketleri kullanan müşterilerini de arayarak adil kullanım paketlerine geçmeye zorluyorlar. Devamını oku
Hicrî Senenin ilk ayı olan Muharrem ayının 10. günü Âşura Günüdür. Muharrem ayının diğer aylar arasında ayrı bir yeri olduğu gibi, Âşura Gününün de diğer günler içinde daha mübarek ve bereketli bir konumu bulunmaktadır. Devamını oku
Vaktiyle bir derviş, nefsi ile mücadelenin sonuna gelir. Bundan sonra her türlü süsten, gösterişten arınarak, varlıktan vazgeçecektir. Fakat iş yamalı bir hırka giymekle olmamaktadır. Her türlü görünür süslerden arınması gereklidir. Devamını oku
Müminler için 7 hakiki bayram vardır; Devamını oku
Çin’de Çi Çang adında bir adam vardı ve dünyanın en iyi okçusu olmak istiyordu. Bütün bilgelere danıştı. Nerede bir kitap bulduysa okudu. Ok atmakta usta olduğunu duyduğu kim varsa, yanına gitti. Büyük bir okçunun arkadaşı olduğu söylenen ihtiyar bir adamı ölmek üzereyken bulup, isteğini anlattı. Vei Fei diye çok uzaklarda bir diyarda oturan bir ustadan bahsettiler. Devamını oku
Küçük kız, kendini bildiği günden beri annesinden büyük bir şefkat görmüş ve ondan duyduğu sözlerle, pamuk prensesten daha güzel olduğuna inanmıştı. Annesi, onu hep “Güzel kızım, Pamuk Prenses gibi tatlı kızım, badem gözlü yavrum” diye severdi. Ona göre nur yüzlü ve badem gözlüydü. Bir tanecik yavrusuydu her zaman. Ama ilk okula başladığında, işler değişti. Arkadaşları, onun hiç de güzel olmadığına, hatta çirkin bile sayılacağını söylemekteydi. Devamını oku
Hoş geldin ey suskun sevgilim;
Tut sözünü; sus. Mühürle dudağımı, sesimi tut, lal eyle çığlıklarımı. Nahoş avazların uçurumlarından çek dilimi. Yalanların kuyularından çekip çıkar nefeslerimi. Göklü söz ağaçlarının bengisuyuna kat hecelerimi. Devamını oku
Hz Musa’nın zamanında geçtiği rivayet edilir. Bir gün Musa Aleyhisselâmın ümmeti:
– “Ya Musa! Rabbimizi yemeğe davet ediyoruz. Buyursun bir gün misafirimiz olsun. Nemiz varsa ikram etmeye hazırız”, dediklerinde Musa Aleyhisselâm, onları azarladı. Devamını oku
Bugün olayların 10. günü. İlk günden beri sadece izliyorum. Hiçbir şekilde müdahil olmadım. 10 gündür her yerden, gerek basından gerek sosyal medyadan (facebook ve twitter) her türlü bilgiyi takip etmeye çalıştım. Her iki tarafın görüşlerini de, her iki tarafı provoke etmek için yapılan yalan haberleri de, ünlülerin sanatçıların tanınmış kişilerin twitlerini de, arkadaşlarımın nasıl kutuplaştığını birbirlerine diş bilediklerini de, birbirlerini silmelerini de, karşılıklı ağza alınmayacak hakaretlerini de hepsini sabırla sadece izledim. Devamını oku